Kör Nokta bizi bilimi yanlış anlayan, yaşayan dünyayı ve deneyimlerimizi fakirleştiren bir dünya görüşüyle sınırlıyor. Kör Noktayı ve gizlediklerini açığa çıkarmak, mutlak bilgi yanılsamasından uyanmaktır. Kendimizi hem doğanın bir ifadesi hem de doğanın öz anlayışının bir kaynağı olarak gördüğümüz yeni bir bilimsel dünya görüşü yaratabileceğimiz umudunu kucaklamaktır. Daha sonra göstereceğimiz üzere, kendimizi bilgi sahibi olarak bilmeye çalıştığımız gerçeklikten ayırmanın imkânsız olduğu garip bir döngüye kapılmış durumdayız. İnsanlığın yeni bin yılda gelişebilmesi için bu duyarlılıktan beslenen bir bilimden daha azına ihtiyacımız yok.
Bilim ve toplum alanındaki en iyi uygulamalar, bilimin öyküsünün halka nasıl anlatıldığının farkına varmayı da kapsar. Şüphesiz bu öykü, insan hayal gücünün derin kapasitesi ve cehalet ve önyargıya üstün gelme yeteneğimizle ilgilidir. Ancak aynı hikâye, insanı aşan bir anlatı olarak aktarılırsa, o zaman sonluluğumuzun ötesinde mükemmel bir bilgi arayışına dair özünde dini bir söyleme dönüşür. Bilimin, uçsuz bucaksız dünyada insan olmanın büyük, tuhaf gizeminin üzerine çıkmanın bir aracı olduğunu söylemek yerine, bilimin bizi bu gizemin daha derinlerine götürdüğü, onu deneyimlemenin, ondan zevk almanın ve hepsinden önemlisi ona değer vermenin yeni yollarını ortaya çıkardığı daha iyi bir hikâyedir.
Yazarlar:
ADAM FRANK, Amerikalı fizikçi, astronom ve yazardır. Bilimsel araştırması, yıldız oluşumu ve yıldız evriminin geç aşamalarına vurgu yaparak hesaplamalı astrofizik üzerine odaklanmıştır. Çalışmaları, ötegezegen atmosferleri ve astrobiyolojiyi içerir.
MARCELO GLEISER, Brezilyalı fizikçi ve gökbilimcidir. Dartmouth College’da fizik ve astronomi profesörüdür.
EVAN THOMPSON, British Columbia Üniversitesinde felsefe profesörüdür. Bilişsel bilim, fenomenoloji, zihin felsefesi ve kültürler arası felsefe, özellikle Batı zihin felsefesi ve bilişsel bilim ile diyalog halinde Budist felsefesi hakkında yazıyor.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.